13 Aralık 2010 Pazartesi

80'ler-90'lar ve vatka omuzlar

Şu an kendimi vatkalı ceket giymiş, taytımın üstüne tozluğumu geçirmiş, yoluk yoluk kabarık saçlarımı koca bir maşayla tutturmuş gibi hissediyorum. Tam 80'ler-90'lar kafasındayım, fena halde taktım bu ara. Ama bu sefer 80'lerin glam rock, hair band gruplarına değil (onlara her zaman takık olduğumu bilenler bilir.)  Bu sefer, her zaman kulaklarda yer etmiş, beni çocukluğuma götüren hatta anne karnına götüren soul,disco ve pop parçalarına dalış yaptım. Pop hiç dinlemem ama bunlar bir başka hep severim onları.

 Mesela Simply Red grubu. Hemen aklıma turuncu kafalı şarkıcıları Mick Hucknall ve birçok parçası geliyor. Stars, If you don't know me by now, Something got me started ve birkaç sene önce yapmış olduğu Sunrise.Daha sayamadığım birçok parçası süperdir. Sonra başka bir gruba geçecek olursam Darly Hall & John Oates. Bunlar Tipik 80'ler. Parçalarını dinlediğimde aklıma direkt disco topu, ceket içine kazak sokulmuş :S, elde içki bardağıyla komik danslar yapan tipler canlanıyor.Ama parçaları sıkıdır, babadır. Şunları liste yapabilirim mesela. Maneater, Private eyes, I can't go for that( No can do), So close, Everytime you go away(parçanın başındaki gitar süperdir) gibi gibi. Phil Collins, Another day in paradise ilk akla gelenlerden(çok söylerdim ) , In the air tonight, Against all odds. Chris de Burgh'in  Lady in red, Chris Rea en sevdiğim parçası Road to Hell (sesini çok karizmatik bulurum.), Lionel Richie Hello, bu parça sıkı romantik parçalardandı. Ankara'da eskiden Besi çiftliği diye bir market vardı ilkokul yıllarımdı diye hatırlıyorum. Biz oraya ne zaman alışverişe gitsek hep bu parça çalardı. Bu parçayı her duyduğumda Besi çiftliği ve orada yediğim rus salatalı,sosisli soğuk sandviçler aklıma geliyor ama bu anım, hiçbir zaman parçanın romantizmini öldürmedi :)Chuck Brown Back it on up, Mirage Summer Grooves, Stanley Clarke Play the Bass adından da anlaşıldığı gibi bu parçada bas gitarda slapler gırla :) 80'lerin en sevdiğim yanı bas gitarın slapleri, feci halde bir funk ve groove havası yaratıyor.

Daha birçok parça var ama yaz yaz bitmez. Bunlar listemde olan örneklerdendi.

10 Aralık 2010 Cuma

9 Aralık 2010 Perşembe

Life...

 

Life is just what happens to you, 
while your busy making other plans (John Lennon)

8 Aralık 2010 Çarşamba

7 Aralık 2010 Salı

Chopin Prelude in E minor Op. 28 No. 4

Bu ara habire Chopin dinlemek istiyorum ve dinledikçe "bu adam kesinlikle başka türlü bir varlık" diyip bozuk plak gibi aynı cümleyi tekrarlıyorum. Videosunu paylaştığım prelude mi minor'ü piyanoda çalarken, kendimi tutamayıp her ölçüde bir "adam nasıl yazmış","süper ya" demekten de parçaya tekrar bir U dönüşü yapmak zorunda kalıyorum. Ama cidden süper adam.

Moonlight Sonata

2 Aralık 2010 Perşembe